geri ödenecek

listen to the pronunciation of geri ödenecek
Türkçe - İngilizce
repayable
{a} to be repaid
Capable of being, or proper to be , repaid; due; as, a loan repayable in ten days; services repayable in kind
A loan that is repayable within a certain period of time must be paid back within that time. The loan is repayable over twenty years. money that is repayable at a particular time has to be paid back by that time repayable over
subject to repayment; "business loans are usually repayable in regular installments
{s} can be repaid, can be paid back, refundable
geri öde
repay

I have some debts to repay. - Geri ödeyecek bazı borçlarım ar.

I only wish there was some way I could repay you. - Keşke sadece sana geri ödeyebileceğim bir yol olsa.

geri öde
reimburse

Tom hasn't reimbursed me yet. - Tom henüz bana geri ödeme yapmadı.

I was excited by the promise of reimbursement from my purchase. - Satın alma işlemimden geri ödeme sözü ile heyecanlıydım.

geri öde
pay back

He wants to pay back the money he owes. - Borçlandığı parayı geri ödemek istiyor.

We'll have to pay back that loan one way or another. - Bu krediyi bir şekilde geri ödemek zorunda kalacağız.

geri öde
refund

I want to know if you will refund the full purchase price. - Tam satın alma bedelini geri ödeyip ödemeyeceğinizi bilmek istiyorum.

Tom demanded a refund. - Tom bir geri ödeme talep etti.

geri öde
repaid

I think that he repaid the money. - Ben onun parayı geri ödediğini düşünüyorum.

Just this morning, Tom repaid Mary the money he owed her. - Tam bu sabah, Tom Mary'den ödünç aldığı parayı ona geri ödedi.

geri öde
payback

Sami's payback would come on Christmas day. - Sami'nin geri ödemeleri noel gününde gelir.

geri ödenecek