He did not return her love.
- O onun aşkını geri çevirmedi.
It stands to reason that I should decline the offer.
- Öneriyi geri çevirmek zorunda olmam makul görünüyor.
I had to decline his offer.
- Onun teklifini geri çevirmek zorunda kaldım.
She rejected his offer of help.
- O, onun yardım teklifini geri çevirdi.
They rejected my application.
- Onlar başvurumu geri çevirdiler.