gerdanlık

listen to the pronunciation of gerdanlık
Türkçe - İngilizce
choker
neckband
necklace

Hoping to cheer up his wife, Tom bought her a beautiful pearl necklace. - Karısını sevindirmek umuduyla, Tom ona güzel elmas bir gerdanlık aldı.

This necklace is a family heirloom. - Bu gerdanlık bir aile yadigarı.

{i} collar
gorget
inci gerdanlık şimşek
(Meteoroloji) pearl-necklage lightining
inci gerdanlık şimşeği
(Meteoroloji) beaded lightning
Türkçe - Türkçe
Çoğu değerli taş ve madenlerden veya altın paradan yapılmış, boyna takılan takı, kolye: "İki kadının boynuna çok değerli gerdanlıklar takılmıştır."- S. Birsel
Çoğu değerli taş ve madenlerden veya altın paradan yapılmış, boyna takılan takı, kolye
(Osmanlı Dönemi) RAYET
(Osmanlı Dönemi) MİHNEKA
(Osmanlı Dönemi) ULTA
kolye
(Osmanlı Dönemi) ITRET
gerdanlık