Mrs Cockburn concealed her name lest the knowledge of her sex and youth should produce a prejudice against her work.
- Gençlik ve cinsiyetiyle ilgili bilgi işine karşı bir ön yargıya sebep olmasın diye Bayan Cockburn adını gizledi.
Is there a youth hostel around here?
- Buralarda bir gençlik yurdu var mı?
Tom is in the prime of life.
- Tom hayatın gençlik döneminde.
Your story reminded me of my younger days.
- Senin hikâyen bana gençlik günlerimi hatırlattı.
The letter reminds me of my young days.
- Mektup bana gençlik günlerimi hatırlattı.