Is there a youth hostel around here?
- Buralarda bir gençlik yurdu var mı?
She would love to go back to the days of her youth.
- O, gençlik günlerine geri gitmek istiyor.
Tom is in the prime of life.
- Tom hayatın gençlik döneminde.
I thought that as well, in my younger days.
- Gençlik günlerimde, ben de onu düşündüm.
Your story reminded me of my younger days.
- Senin hikâyen bana gençlik günlerimi hatırlattı.
We met them at the youth hostel.
- Biz onlarla gençlik yurdunda tanıştık.
Is there a youth hostel around here?
- Buralarda bir gençlik yurdu var mı?