gegenwärtig

listen to the pronunciation of gegenwärtig
İngilizce - Türkçe

gegenwärtig teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

actual
gerçek

Tom Mary için çalışmayı gerçekten sevdiğini anladı. - Tom found that he actually liked working for Mary.

Tom gerçekten asla Boston'da bulunmadı. - Tom has actually never been to Boston.

actual
{s} fiili
actual
{s} aktüel
actual
asıl
actual
{s} güncel
actual
{s} mevcut
actual
{s} şimdiki
actual
doğru

O aslında doğru değil. - That's actually not true.

Tom'un söylediği gerçekten doğru. - What Tom said is actually true.

actual
aslı

O genç görünüyor, ama o aslında senden daha yaşlıdır. - She looks young, but she's actually older than you are.

Tom aslında Boston şehri sınırları içinde yaşamıyor. - Tom doesn't actually live within Boston city limits.

actual
eylemsel
actual
asli
actual
hakiki
at present
şu anda

Benim şu anda paraya ihtiyacım yok. - I don't need money at present.

Amcam şu anda Hong Kong'da kalmaktadır. - My uncle is staying in Hong Kong at present.

at present
halihazırda

Halihazırda, okulumuzda 1600 öğrenci var. - At present, we have 1,600 students at our school.

Almanca - İngilizce
in recent memory
currently
presently
these days
current
at the present moment
actual
present
at present
gegenwartig
at present
Gegenwärtig sind wir nicht in der Lage, …
At the moment we are not able to …
Die Universitäten sehen sich gegenwärtig strukturellen Reformen ausgesetzt, die
The universities are currently faced with structural reforms that are significantly changing their organisational environment