I have made up my mind to become a journalist.
- Gazeteci olmak için kararımı verdim.
My boyfriend is a journalist.
- Benim erkek arkadaşım bir gazetecidir.
If you want to be a newspaperman, you have to be observant.
- Gazeteci olmak istiyorsan dikkatli olmalısın.
Tom made up his mind to become a newspaperman.
- Tom bir gazeteci olmak için kararını verdi.
According to the newspaperman, it makes life worthwhile, doesn't it?
- Gazeteciye göre, bu, hayatı zaman harcamaya değer yapar.
Tom made up his mind to become a newspaperman.
- Tom bir gazeteci olmak için kararını verdi.
Famous artists are pressed by journalists.
- Ünlü sanatçılara gazeteciler tarafından baskı yapılır.