görmeden

listen to the pronunciation of görmeden
Türkçe - İngilizce
blindly
without seeing
görmeden almak
buy smth. unsighted
görmeden almak
buy smth. unseen
Gözümle görmeden inanmam
Seeing is believing
gör
saw

I saw John at the library. - Kütüphanede John'u gördüm.

I saw her somewhere two years ago. - Onu ben iki yıl önce bir yerde gördüm.

gör
{f} sighted
gör
{f} seeing

I remember seeing you all somewhere. - Hepinizi bir yerde gördüğümü hatırlıyorum.

The boy, upon seeing a butterfly, proceeded to run after it, provoking the anger of his mother, who had ordered him to stay quiet while she gossiped with the lady next door. - Çocuk kelebeği gördüğünde, onu kovalamaya girişti, bitişikteki bayanla sohbet ederken ona sessiz kalmasını söyleyen annesini kızdırdı.

gör
see

I want to see you before you go. - Sen gitmeden önce seni görmek istiyorum.

Love is seeing her in your dreams. - Aşk onu rüyalarında görmektir.

gör
{f} seen

I turned off the TV because I had seen the movie before. - Filmi daha önce gördüğüm için televizyonu kapattım.

Germs can only be seen with the aid of a microscope. - Mikroplar sadece bir mikroskop yardımıyla görülebilir.

gör
{f} view

His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl. - Ebeveynlerinin görüşü onun kazandıklarını aptal bir kıza harcamasıydı.

Their view of life may appear strange. - Onları hayat görüşü acayip görünebilir.

gör
catch sight of

He happened to catch sight of a rare butterfly. - Tesadüfen nadir bir kelebeği gördü.

gör
{f} sight

I was much frightened at the sight. - Ben görünce çok korktum.

The sight of fresh lobster gave me an appetite. - Taze ıstakozun görünüşü iştahımı açtı.

gör
{f} viewing

Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users. - Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.

Dereyi görmeden paçaları sıvama
(Atasözü) Don't cross the bridge before you get there.Don't count your chickens before they are hatched
dereyi görmeden paçaları sıvama
(Atasözü) It is not over until the fat lady sings
zarar görmeden
suffer from
Dereyi görmeden paçaları sıvama
Don't count your chickens before they're hatched
ceza görmeden
with impunity
ceza görmeden
without being punished
dereyi görmeden paçaları sıvamak
to count one's chickens (before they are hatched)
dereyi görmeden paçaları sıvamak
to count one's chickens before they are hatched
hedefi görmeden bombardıman
(Askeri) shoran bombing
karpuz kabuğunu görmeden denize girme
(Atasözü) Don't do a thing until the time is ripe for it
suyu görmeden paçaları sıvamak
to count one's chickens before they're hatched
yardım görmeden
unassistedly
Almanca - Türkçe

görmeden teriminin Almanca Türkçe sözlükte anlamı

Gör
yumurcak, afacan (kiz)
Gör
(-e/) n l. kücük cocuk
İsveççe - Türkçe

görmeden teriminin İsveççe Türkçe sözlükte anlamı

Gör
hazırlayın
Gör
olun
Gör
yapın
Gör
yapık
gör
yapıyor
gör
kılan
görmeden