We were looking for buried treasure.
- Gömülü hazineyi arıyorduk.
They explored the desert in quest of buried treasure.
- Onlar gömülü hazine arayışında çölü araştırdı.
There's no buried treasure here.
- Burada gömülü bir hazine yok.
I know exactly where to find the buried treasure.
- Gömülü hazineyi nerede bulacağımı tam olarak biliyorum.