These new immigrants had no skills.
- Bu yeni göçmenlerin hiçbir becerisi yoktu.
Poor Japanese immigrants were willing to work for low pay.
- Fakir Japon göçmenler düşük ücretle çalışmaya istekliydiler.
Migrants from the continent crossed the Japan sea.
- Göçmenler kıtadan Japon denizini geçti.
Many of the migrants are war refugees.
- Göçmenlerin çoğu savaş mültecileri.
The settlers learned that the land in the valley was fertile.
- Göçmenler vadideki toprağın verimli olduğunu öğrendiler.
The indigenous population took up arms against the settlers.
- Yerli nüfus göçmenlere karşı silaha sarıldı.
In autumn the migratory birds fly south.
- Sonbaharda göçmen kuşları güneye uçar.
The swift is a small migratory bird of the family Apodidae.
- Ebabil Apodidae ailesinin küçük bir göçmen kuşudur.
The emigrants have endured physical and mental pain.
- Göçmenler fiziksel ve ruhsal acıya dayandılar.
First the emigrants, then you. Solidarity is our response to social cannibalism.
- Önce göçmenler, sonra siz. Dayanışma sosyal yamyamlık için bizim cevabımızdır.
In autumn the migratory birds fly south.
- Sonbaharda göçmen kuşları güneye uçar.
Many migratory birds come to this pond every year in winter.
- Her yıl kış aylarında birçok göçmen kuş bu gölete gelir.