İngilizce - Türkçe
fronts are boundaries between masses of warm and cold air in a depression teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- front
- {f} yönelmek
- front
- {f} cephesini düzenlemek
- front
- önünde bulunmak
- front
- hareket
Sürücü, önündeki araç hareket etmediği için bağırıyordu.
-The driver was shouting because the car in front of him wasn't moving.
- front
- -e bakmak
- front
- tavır
- front
- davranış
- front
- çehre
- front
- önemli mevki
- front
- ön saf
- front
- {i} (savaşta) cephe
- front
- {i} (göl, deniz v.b.'ne ait) kıyı, kenar
- front
- {f} on -e
- front
- {f} yol göstermek
- front
- {i} alın
Danışmadan başka bir randevu alın.
-Make another appointment at the front desk.
- front
- {f} dönmek
- front
- yol kenarı
- front
- {i} paravan şirket
- front
- (fiil) bakmak, dönmek, yönelmek, karşı olmak, önderlik etmek, yol göstermek, cephesini düzenlemek
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
fronts are boundaries between masses of warm and cold air in a depression teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- front
fronts are boundaries between masses of warm and cold air in a depression
Heceleme
fronts are boundaries be·tween mass·es of warm and Cold A·ir in a De·pres·sionTürkçe nasıl söylenir
frʌnts ır baundriz bitwin mäsız ıv wôrm ınd kōld er în ı dîpreşınTelaffuz
/ˈfrənts ər ˈboundrēz bēˈtwēn ˈmasəz əv ˈwôrm ənd ˈkōld ˈer ən ə dəˈpresʜən/ /ˈfrʌnts ɜr ˈbaʊndriːz biːˈtwiːn ˈmæsəz əv ˈwɔːrm ənd ˈkoʊld ˈɛr ɪn ə dɪˈprɛʃən/
Resimler
Geçmiş
Favoriler