frequent; often; repeated

listen to the pronunciation of frequent; often; repeated
İngilizce - Türkçe

frequent; often; repeated teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

oft
sık sık

O, kahvaltısını sık sık orada yer. - He often eats breakfast there.

O, kahvaltısını sık sık orada yer. - She often eats breakfast there.

oft
çoğu kez

Tom ve arkadaşları, çoğu kez gece yarısına kadar kart oyunu oynar. - Tom and his friends often play cards until after midnight.

Suç çoğu kez yoksullukla ilgilidir. - Crime has often been related to poverty.

oft
şiir çok kere
oft
sıkça

Bugünlerde sıkça bir enerji krizinden bahsediliyor. - We often hear about an energy crisis these days.

Onu şarkı söylerken görüyorum ama bu sıkça değil. - I see him singing, but this isn't often.

oft
ofttimes z
İngilizce - İngilizce
oft
frequent; often; repeated