franchise; bureau; office; means of action, method

listen to the pronunciation of franchise; bureau; office; means of action, method
İngilizce - Türkçe

franchise; bureau; office; means of action, method teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

agency
acenta

Ben bir seyahat acentası için çalışıyorum. - I work for a travel agency.

En yakın seyahat acentası nerededir? - Where's the nearest travel agency?

agency
tecimyerlik
agency
kuruluş
agency
eylemlilik
agency
(Tıp) instans
agency
delalet
agency
aktör

Bir yetenek ajansı aktörleri temsil eder. - A talent agency represents actors.

agency
acentelik
agency
temsilci
agency
(Askeri) MAKAM, BÜRO, DAİRE: Hava karargahında, bir üst adına veya yerine iş görme yetkisi verilmiş büro veya teşkil
agency
(Avrupa Birliği) kurum,ajans, daire,birim
agency
{i} aracılık
agency
{i} devlet dairesi
agency
{i} vasıta
agency
{i} organ
agency
{i} ajans

Bir reklam ajansının temel işi nasıl bir isteğin bir ihtiyaca çevrileceğini bulmaktır. - The basic job of an advertising agency is to figure out how to turn a desire into a need.

Tom bir reklamcılık ajansında başladı. - Tom started an advertising agency.

agency
{i} acente; ajans: travel agency seyahat acentesi. news agency haber ajansı
İngilizce - İngilizce
{i} agency
franchise; bureau; office; means of action, method