found in large numbers or in a large quantity

listen to the pronunciation of found in large numbers or in a large quantity
İngilizce - Türkçe

found in large numbers or in a large quantity teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

common
müşterek

Tom ve Mary'nin müştereken şaşırtıcı bir şeyi var. - Tom and Mary have something surprising in common.

Buna müştereken sahibiz. - We have that in common.

common
yaygın

Sınır kavgaları yaygındı. - Border fights were common.

Sigara içen insanların sayısı artıyor, bu yüzden kanser yakında ölümün en yaygın nedeni olacak. - The number of people who smoke is increasing, so cancer will soon be the most common cause of death.

common
{s} ortak

Ortak çıkarları için birlikte çalışmaktaydılar. - They had been working together for common interests.

Birçok Asyalının ortak dili İngilizce'dir. - The common language of many Asians is English.

common
{s} genel

Kardiyopulmoner resüsitasyon genelde 'CPR' olarak bilinir. - Cardiopulmonary resuscitation is commonly known as 'CPR'.

Köpek balığı çorbası genellikle Çin'de evlenme törenlerinde ve ziyafetlerde servis edilir. - Shark fin soup is commonly served at Chinese weddings and banquets.

common
sıkça rastlanan
common
{i} halka açık yer
common
kamusal
common
çok kullanılan

30 tane en çok kullanılan küfürlü kelimelerin listesini düzenledim. - I compiled a list of 30 of the most common dirty words.

common
halka açık yeşil alan
common
(adj) ortak
common
müşterek, ortak; beraber yapılan: common defense ortak savunma. common enemy ortak düşman. common grave ortak bir mezar. common prayer
common
{i} park
common
{i} meydan
common
umuma ait
common
common consent umumun rızası
common
{s} bayağı
common
(sıfat) ortak, müşterek, genel, yaygın; kaba saba, kaba, adi; sıradan, bilinen; bayağı, olağan, alışılagelmiş, alelâde
common
{s} kaba

Sodyum bikarbonat, yaygın olarak kabartma tozu olarak bilinir. - Sodium bicarbonate is commonly known as baking soda.

in large numbers
büyük miktarlarda
İngilizce - İngilizce
common

Sharks are common in these waters.

found in large numbers or in a large quantity

    Heceleme

    found in large Num·bers or in a large quan·ti·ty

    Türkçe nasıl söylenir

    faund în lärc nʌmbırz ır în ı lärc kwäntıti

    Telaffuz

    /ˈfound ən ˈlärʤ ˈnəmbərz ər ən ə ˈlärʤ ˈkwäntətē/ /ˈfaʊnd ɪn ˈlɑːrʤ ˈnʌmbɜrz ɜr ɪn ə ˈlɑːrʤ ˈkwɑːntətiː/