Onlar, ikiz olmalarına rağmen, çok sayıda ortak ilgileri yok.
- Though they're twins, they don't have many interests in common.
Karısı ikiz erkekler dünyaya getirdi.
- His wife gave birth to twin boys.
Eşim ve ben ikizler için isimler üzerinde karar veremiyoruz.
- My wife and I can't decide on names for the twins.
Bir çift ayakkabı aldım.
- I bought a pair of shoes.
Ben, bir çift kayak botu satın almak istiyorum.
- I want to buy a pair of ski boots.
Çift yataklı bir oda istiyorum lütfen.
- I'd like a twin room, please.
İkizlerden biri hayatta, ancak diğer ölü.
- One of the twins is alive, but the other is dead.