for the reason (that)

listen to the pronunciation of for the reason (that)
İngilizce - Türkçe
neden (yani) için
because
dolayı

O, kardan dolayı geç kaldı. - He was late because of the snow.

Japonya'nın dış yardımları yurttaki ekonomik yavaşlamadan dolayı kısmen azalıyor. - Japan's foreign aid is decreasing in part because of an economic slowdown at home.

because
çünkü

Mutlu olmaya karar verdim çünkü sağlığım için iyi. - I decided to be happy because it's good for my health.

Çünkü biz sizi seviyoruz, daha iyi bir kullanıcı deneyimi getirmek için Tatoeba'yı güncelleştiriyoruz. Gördünüz mü? Biz sizi seviyoruz ha? - Because we love you, we are updating Tatoeba to bring you a better user experience. See? We love you huh?

because
-dığı için
because
conj. çünkü
because
(bağlaç) çünkü, yüzünden, dolayı, diği için
because
bağ. -diği için, nedeniyle; çünkü
because
diği için
because
yüzünden

Yağmur yüzünden gelemedim. - I couldn't come because of the rain.

Oyuncuların çoğu grip yüzünden keyifsiz oldukları için koç oyunu iptal etti. - The coach called off the game because many of the players were down with the flu.

because
-den dolayı
because
-diği için
because
(Havacılık) den dolayı
because
dığı için
because
because of dolayı
İngilizce - İngilizce
because
for the reason (that)

    Heceleme

    for the rea·son (that)

    Videolar

    ... it trillions. The reason that giving workers more powerful, more flexible tools was good ...
    ... for that reason, that you end up following and chasing ...