Ücretsiz bir şey alamazsın.
- You can't get anything for nothing.
Bu kitabı ücretsiz alabilirsin.
- You can have this book for nothing.
Ben onu boş yere aldım.
- I got it for nothing.
O, boş yere onu bana verdi.
- He gave it to me for nothing.
Tom bu biletleri bedava aldı.
- Tom got these tickets for nothing.
Tekerlekli patenleri bedavaya aldım.
- I got the roller skates for nothing.
Bütün çabalarım boşa gitti.
- All my pains went for nothing.
O, arabayı boşuna aldı.
- He got the car for nothing.
Ben armutları boşuna aldım.
- I got the pears for nothing.