for a while

listen to the pronunciation of for a while
İngilizce - Türkçe
bir süre

O, bir süre orada durdu. - He stood there for a while.

Soruyu bir süre düşünüp taşındı. - She pondered the question for a while.

kısa bir süre

Bu paketleri kısa bir süreliğine bırakmak istiyorum. - I want to leave these packages for a while.

kısa süreliğine
bir süredir

Ben bir süredir buradayım. - I've been here for a while.

Bir süredir bunu düşünüyorum. - I've been thinking about this for a while.

Bir süre için, bir süreliğine
bir süre için

Bence bir süre için güvenliyiz. - I think we're safe for a while.

Bir süre için gitmiş olabilirim. - I may be gone for a while.

İngilizce - İngilizce
for some time, during a certain period of time
for a short time; "sit down and stay awhile"; "they settled awhile in Virginia before moving West"; "the baby was quiet for a while"
for a while

    Türkçe nasıl söylenir

    fôr ı hwayl

    Telaffuz

    /ˈfôr ə ˈhwīl/ /ˈfɔːr ə ˈhwaɪl/

    Videolar

    ... here while they're playing it on the screen. >> President Obama, as an Iranian-Canadian ...
    ... MARVIN CHOW: And then obviously, while preparing to ...