first in time

listen to the pronunciation of first in time
İngilizce - Türkçe

first in time teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

first time
(Bilgisayar) ilk sefer

Ben ilk seferi hatırlıyorum. - I remember the first time.

Sadece ilk seferde doğru şeyi yaparak kendini bir sürü sorundan kurtarabilirsin. - You can save yourself a lot of trouble by just doing it right the first time.

first time
ilk defa

Eski arkadaşlarımdan biri uzun süredir ilk defa beni ziyaret etti. - An old friend of mine dropped in on me for the first time in ages.

Biriyle ilk defa karşılaştığında,konuşmayı hafif sürdür. - When meeting a person for the first time, keep the conversation light.

first time
ilk kez

Paris'e ilk kez gitti. - He went to Paris for the first time.

İki yılda ilk kez bir film izledim. - I saw a movie for the first time in two years.

first time
ilk olarak

Dünya nüfusu ilk olarak 1804'te bir milyara ulaştı. - The world population reached one billion for the first time in 1804.

Onunla ilk olarak ne zaman tanıştığımı hatırlamıyorum. - I don't remember when the first time I met him was.

İngilizce - İngilizce

first in time teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

first time
initial time, initial experience, initial occurrence
first in time