Adının baş harflerini beyaz bir mendilin üzerine işledi.
- She embroidered her initials on a white handkerchief.
O büyük, ihtiyar meşe ağacının dibinde çimlere uzanıp, gövdesine adlarımızın baş harflerini kazıyacağım.
- I'm going to lay you down in the green grass underneath that big old oak tree and then carve our initials into its trunk.
Hastalığın ilk belirtileri ateş ve boğaz ağrısı.
- The initial symptoms of the disease are fever and sore throat.
Onun büyükbabasının ölümünü işitmesinin ilk şokundan sonra, kız ağlamaya başladı.
- After the initial shock of hearing of her grandfather's death, the girl started to cry.
O büyük, ihtiyar meşe ağacının dibinde çimlere uzanıp, gövdesine adlarımızın baş harflerini kazıyacağım.
- I'm going to lay you down in the green grass underneath that big old oak tree and then carve our initials into its trunk.
Başlangıçta at etini beğenmedi.
- She didn't like horsemeat, initially.
Eflatun rengine başlangıçta Tyrian moru denirdi.
- Mauve was initially called Tyrian purple.
Başlangıçta ondan nefret ettim.
- I initially hated it.