fig.

listen to the pronunciation of fig.
İngilizce - Türkçe
sek
bird
kuş

Twitter kuşu kötüdür. - The Twitter bird is evil.

Kendi görüşüme göre, Twitter kuşu dünyamızdaki en kötü kuştur. - In my opinion, Twitter bird is the most evil bird in our world.

fig
incir

Bizim akşam yemeğimiz bugün çok basit olacak: ekmek, keçi peyniri, incir ve şarap. - Our dinner today will be very simple: bread, goat cheese, figs and wine.

Ben senin incirini toplamıyorum. - I'm not picking your figs.

bird
{i} kız

O sarı kızgın kuş gibi görünüyor. - He looks like the yellow angry bird.

Kız kuşu serbest bıraktı. - The girl let the bird loose.

bird
avlamak

Anne kedi kuşları avlamak için dışarı çıktı. - The mother cat went out hunting birds.

bird
herif
bird
yuha çekme
bird
hindi gibi hayvanlar
bird
kuş tutmak
bird
kuşçu
bird
bird catcher kuş tutan kimse
bird
birdbathkuşların yıkanması için çukurbird cage kuş kafesi
bird
birdav kop
bird
{i} güdümlü mermi
bird
kus
fig
donatım
fig
süslemek
fig
önemsiz
bird
kadın
bird
kişi

Güzel giysiler kişiyi güzel gösterir. - Fine feathers make fine birds.

bird
insan

İnsanlar kuşları sevmiyorlar. - The people don't like the birds.

İnsanlar, köpekler, ve kuşlar hepsi hayvandır. - Men, dogs, fish, and birds are all animals.

bird
tip
fig
i. 1. incir ağacı. 2. incir
fig
Bengal fig Hint inciri
fig
incir ağacı
fig
{k} figurative, figure
fig
{i} üst baş
fig
coprifig
fig
önemsiz herhangi bir şey
fig
(Tıp) İncir, ficus carica (Müshil ve hazmettiricidir)
fig
mulber
fig
Ficus bengalensis
fig
gizlenmesi gereken şeyin örtüsü
fig
figleaf incir yaprağı
fig
{i} giyim kuşam
fig.