Telefon numarasını not aldım.
- I made a note of the telephone number.
Dersi not alırken dikkatli olmanızı tavsiye ederim.
- I advise you to be careful in making notes for the lecture.
O, ünlü bir şarkıcıdır.
- She is a noted singer.
Benim için sürpriz oldu, ünlü psikolog çocuk kaçırmakla suçlandı.
- To my surprise, the noted psychologist was accused of a kidnapping.
Otel yemeği ile meşhurdur.
- The hotel is noted for its food.
I left him a note to remind him to take out the trash.
What's the best way to determine the gender of the child? Look between its legs.
- „Wie kann man am besten das Geschlecht des Kindes feststellen?“ – „Sieh ihm zwischen die Beine!“