feragat etme

listen to the pronunciation of feragat etme
Türkçe - İngilizce
(Ticaret) waive

Tom does not want to waive his right to a jury trial. - Tom, jüride yargılanma hakkından feragat etmek istemiyor.

(Kanun) waiver of
abjuration
assignment
feragat etmek
{f} renounce
feragat etmek
waive

Tom does not want to waive his right to a jury trial. - Tom, jüride yargılanma hakkından feragat etmek istemiyor.

feragat etmek
release
feragat etmek
disclaim
feragat etmek
{f} surrender
feragat etmek
(Kanun) withdraw
feragat etmek
desist
feragat etmek
abdicate
feragat etmek
(Ticaret) dispense
feragat etmek
disclaimer
feragat etmek
cede
feragat et
make a disclaimer about
feragat et
made a disclaimer about
feragat etmek
forgo
feragat etmek
relinquish

I would rather die than relinquish my virginity before marriage. - Evlilik öncesi bekâretimden feragat etmektense ölmeyi tercih ederim.

feragat etmek
deny oneself
feragat etmek
waiver to
feragat et
waive

Tom does not want to waive his right to a jury trial. - Tom, jüride yargılanma hakkından feragat etmek istemiyor.

Tom waived his rights. - Tom haklarından feragat etti.

feragat etmek
(Hukuk) to waive

Tom does not want to waive his right to a jury trial. - Tom, jüride yargılanma hakkından feragat etmek istemiyor.

feragat etmek
stand aside
feragat etmek
sink
feragat etmek
stand down
feragat etmek
to abnegate, to abjure, to relinquish, to release, to renounce
feragat etmek
demise
feragat etmek
to renounce, abandon, cede; to abdicate
Türkçe - Türkçe

feragat etme teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

feragat etmek
Hakkından vazgeçmek, el çekmek: "Beni çıkardığı tahtımdan arzumla feragat edeceğim."- R. H. Karay
feragat etmek
Hakkından vazgeçmek, el çekmek
feragat etme