Bu pastanın neredeyse hepsini yiyen çocuk çok şişman olmalı.
- The child who ate almost all this cake must be very fat.
Senin öğle yemeğini yiyen o şişman çocuğu sevmiyorum.
- I don't like that fat kid who ate your lunch.
O bebek tombul ve sağlıklı.
- That baby is fat and healthy.
O şişman değil - sadece biraz tombul.
- She's not fat – she's just a little plump.
Bana şişko mu dedin sen?
- Did you just call me fat?
Diğer çocuklar onu Şişko diye çağırıyor.
- The other children call him Fatty.
Yağı kesip çıkarsan iyi olur.
- You had better cut out the fat.
Vücut ekstra kaloriyi yağa dönüştürür.
- The body converts extra calories into fat.
Bu pantolonla kilolu görünüyor muyum?
- Do I look fat in these jeans?
Parmaklarım bu eldivenlere sığmayacak kadar kalın.
- My fingers are too fat to fit into these gloves.
Tom eskisinden çok daha şişman.
- Tom is much fatter than he used to be.
Tom onu son gördüğüm zamankinden daha şişman.
- Tom is fatter than when I last saw him.
Ne kadar çok yersen, o kadar şişmanlarsın.
- The more you eat, the fatter you'll get.
Ne kadar çok çikolata yersen o kadar çok şişmanlarsın.
- The more chocolate you eat, the fatter you'll get.
Babam ona yardım etmesi için verimli bir asistan istiyor.
- My father wants an efficient assistant to help him.
Bu oldukça yağlı bir et parçası.
- This is a rather fatty cut of meat.
Yağlı bir diyeti sevmiyorum.
- I don't like a fat diet.
We need to trim the fat in this company.
The fat wallets of the men from the city brought joy to the peddlers.
I saw Daniel crack a fat..
The fat man had trouble getting through the door.
My father, who is now working in America, wrote us a letter last week.
- My father, who is now working in the United States, wrote us a letter last week.
Tom said his father worked in Boston.
- Tom said that his father worked in Boston.
... what is your opinion currency fat putting your sung at the fever world cup ...
... PART ONE IS FAT JOKES ABOUT DAD. ...