Bu akşam onun için bir veda partisi düzenliyoruz.
- We are giving a farewell party for him tonight.
Bir veda toplantısı, Bay Jones'un şerefinde düzenlendi.
- A farewell meeting was held in honor of Mr Jones.
Merhaba ve elveda, kardeş.
- Hello and farewell, sister.
Merhaba ve elveda, kardeş.
- Hello and farewell, brother.
Güle güle! Daha fazla zamana sahip olduğunda, geri gel ve oyna!
- Goodbye! When you have more time, come back and play!
Güle güle. Üzerinde anlaştığımız zamanda görüşürüz.
- Goodbye. I'll see you at the time we agreed on.
Tom hoşçakal demeden gitti.
- Tom left without saying goodbye.
Hoşçakal demek için anneme telefon ettim.
- I phoned my mom to say goodbye.
Hoşça kal demek için geldim.
- I've come to say goodbye.
Tom Mary'ye hoşça kal dedi.
- Tom said goodbye to Mary.
Elveda, acımasız dünya.
- Goodbye, cruel world.
Git ve o ayrılmadan önce ona elveda de.
- Go and say goodbye to him before he leaves.
Vale - Sarah Smith.
He said Farewell! and left.