factual information used as a basis for reasoning, discussion, or calculation

listen to the pronunciation of factual information used as a basis for reasoning, discussion, or calculation
İngilizce - Türkçe

factual information used as a basis for reasoning, discussion, or calculation teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

data
{i} bilgi

Bilgi ana bilgisayardan sizinkine aktarılabilir, ve tam tersi. - Data can be transmitted from the main computer to yours, and vice versa.

Bilgi çoğunlukla yanlıştır. - The data is often inaccurate.

data
veri

Onun raporunda sunulan istatistiki veriler hareketin sıklığını tahmin etmede bizim için çok faydalı. - The statistical data presented in her paper is of great use for us in estimating the frequency of the movement.

Üniversite, Mark Zuckerberg'ı veritabanını hacklediği için disipline verdi. - The university disciplined Mark Zuckerberg for hacking its database.

data
karakteristik
data
olaylar
data
esaslar
data
(Ticaret) işlenmemiş bilgiler
data
veriler

Verileri girmeyi bitirdim. - I've finished entering the data.

Bu veriler hipotezi desteklemektedir. - This data supports the hypothesis.

data
{i} data
data
{i} malumat
data
data processing bilgi toplayıp lüzumlu yere aktarma işlemi
data
{i} girdi
data
{i} çoğ. veya tek. bilgi
data
(Askeri) VERİ: Olayların, fikirlerin veya talimatların belli bir kalıp içinde insanlar veya otomatik vasıtalar tarafından haberleşme, yorum veya işlem içinde sunulması. Anlamın verildiği özellikler veya kıyas miktarları gibi her çeşit temsiller
İngilizce - İngilizce
data
factual information used as a basis for reasoning, discussion, or calculation

    Heceleme

    fac·tu·al in·for·ma·tion used as a ba·sis for reasoning, discussion, or cal·cu·la·tion

    Telaffuz