İngilizce - Türkçe
face to face (with another) teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- Face to face
- yüz yüze
İki âşık çay içerek yüz yüze oturdular.
-The two lovers sat face to face, drinking tea.
İki adam yüz yüze görüştüler.
-Two men met face to face.
- face to face
- karşı karşıya
Ben anne ve babamın katili ile karşı karşıyaydım.
-I was face to face with my parents' murder.
Öğretmen ve ben karşı karşıya oturduk.
-The teacher and I sat down face to face.
- vis-à-vis
- ile karşılaştırınca
- vis-à-vis
- karşı karşıya
- vis-à-vis
- yüz yüze
- vis-à-vis
- -e bakınca
- face to face
- karşılıklı olarak
- face to face
- doğrudan
- face to face
- dolaysız
- face to face
- şahsen
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
face to face (with another) teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- face to face
- in person; directly; in the physical presence of somebody
He sounds intimidating over the phone, but if you meet him face to face you will find he is a friendly enough fellow.
- face to face (with another).
- vis-à-vis
- Face To Face
- f2f
- face to face
- involving close contact; confronting each other; "the boy and the policeman suddenly came face-to-face at the corner"; "they spoke facel to face
- face to face
- in person (as opposed to by telephone, etc.)
İlgili Terimler
face to face (with another)
Resimler
Geçmiş
Favoriler