She spoke to me in a whisper. - O, benimle fısıldayarak konuştu.
She spoke to me in a whisper.
O, benimle fısıldayarak konuştu.
He whispered to me that he was hungry. - O, bana aç olduğunu fısıldadı.
He whispered to me that he was hungry.
O, bana aç olduğunu fısıldadı.
She whispered to me that she was hungry. - O, bana aç olduğunu fısıldadı.
She whispered to me that she was hungry.