Tom aşırı derecede yorgun olduğunu söyledi.
- Tom said he was extremely tired.
Bu onun için aşırı derecede zordur.
- This is extremely hard for him.
Biz ziyadesiyle mutluyuz.
- We're extremely happy.
Dinamit balıkçılığı resif ekosistemler için son derece tahrip edicidir.
- Dynamite fishing is extremely destructive to reef ecosystems.
Tom şimdi son derece meşgul.
- Tom is extremely busy now.
Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki ayrım sadece çok yaygın yanılsamadan başka bir şey değildir.
- Difference between the past, present, and future is nothing but an extremely widespread illusion.
Çok tembel görünüyorsun.
- You seem to be extremely lazy.
Mary fazlasıyla çekici.
- Mary is extremely attractive.
Tom aşırı derecede heyecanlı görünüyor.
- Tom seems extremely excited.
Mary aşırı derecede çekici.
- Mary is extremely attractive.
... all of my music available to me wherever, whenever is extremely powerful. But for times ...
... of course only part of the discussion, it's extremely ...