Çok az sayıda İngilizce kitabım var. - I have very few books in English.
Çok az sayıda İngilizce kitabım var.
I have very few books in English.
Tom'un bir sürü tanıdığı olduğu hâlde çok az arkadaşı var. - Tom has lots of acquaintances but very few friends.
Tom'un bir sürü tanıdığı olduğu hâlde çok az arkadaşı var.
Tom has lots of acquaintances but very few friends.