expressing an indefinite comparison

listen to the pronunciation of expressing an indefinite comparison
İngilizce - Türkçe

expressing an indefinite comparison teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

anything
{i} hiçbir şey

Dinledim fakat hiçbir şey duymadım. - I listened, but I didn't hear anything.

Hiçbir şeye söz veremem fakat elimden geleni yapacağım. - I can't promise anything, but I'll do my best.

anything
her şey

Sen gerçekten iyi bir sekretersin. Her şeyle ilgilenmemiş olsaydın , ben hiçbir şey yapamazdım. Sen harikasın. - You are a really good secretary. If you didn't take care of everything, I couldn't do anything. You are just great.

Benim evimde partiler vermek istiyorsanız, daha sonra her şeyi temizleyin ve bir şey kırmayın, ya da zarar için ödeme yapın. - If you want to have parties in my house, clean up everything afterwards, and don't break anything, or else pay for the damage.

anything
(herhangi) bir şey
anything
{i} bir şey: Do you want anything? Bir şey istiyor musun? I don't want anything. Hiçbir şey istemem
anything
herhangi bir şey
anything
{i} herhangi bir şey: Anything'll
anything
zam bir şey
anything
paylama
anything
{i} bir şey

Eğer bir şeye ihtiyacın olursa haberim olsun. - Let me know if you are in need of anything.

Orada herhangi bir şey görebiliyor musun? - Can you see anything at all there?

anything
olmasın da ne olursa olsun
anything
her şey hiç bir şey
anything
ne olsa

Senin için ne olsa yapmaya hazırım. - I am quite willing to do anything for you.

anything
hiç bir şey

Hiç bir şeyi kontrol edemeyiz. - We don't control anything.

Tom hiç bir şey yapmak istemiyor. - Tom doesn't want to do anything at all.

anything
herhangi birşey
İngilizce - İngilizce
anything
expressing an indefinite comparison

    Heceleme

    expressing an in·de·fi·nite com·pa·ri·son

    Türkçe nasıl söylenir

    îkspresîng ın îndefınıt kımperısın

    Telaffuz

    /əkˈspresəɴɢ ən ənˈdefənət kəmˈperəsən/ /ɪkˈsprɛsɪŋ ən ɪnˈdɛfənət kəmˈpɛrəsən/