experienced, especially in terms of a profession or a hobby

İngilizce - Türkçe

experienced, especially in terms of a profession or a hobby teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

seasoned

eğitilmiş

seasoned

{f} lezzet ver

seasoned

(alanında) deneyimli

seasoned

deneyimli

Tom deneyimli bir oyuncu değildir. - Tom isn't a seasoned performer.

Sami deneyimli bir suikastçiydi. - Sami was a seasoned assassin.

seasoned

{s} görmüş geçirmiş

seasoned

{s} terbiyeli

seasoned

{s} savaş görmüş

seasoned

{s} çeşnili

seasoned

{s} baharatlı

Baharatlı ekmek osuruğa neden olur. - The seasoned bread causes farts.

Kaynar suya, baharat, baharatlı yağ ve biber ekleyin. - Add seasoning, seasoned oil, and chili, to the boiling water.

seasoned

{s} terbiyeli (yemek)

seasoned

{s} kurutulmuş

seasoned

{s} olgun

İngilizce - İngilizce

experienced, especially in terms of a profession or a hobby teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

seasoned

Heceleme

experienced, es·pe·cial·ly in terms of a pro·fes·sion or a hob·by