Hız sınırını asla aşmadık.
- We never exceed the speed limit.
Hız sınırını aşmayın.
- Don't exceed the speed limit.
Sonunda babasını boy olarak geçinceye kadar, çocuk gittikçe uzadı.
- The boy grew taller and taller, till at last he exceeded his father in height.
Bizim kâr geçen yıl duyurulan en iyimser tahminleri bile aştı.
- Our profits exceeded even the most optimistic estimates announced last year.
Hız sınırını aşmayın.
- Don't exceed the speed limit.
O, soğuğa aşırı duyarlıdır.
- She is exceedingly sensitive to the cold.
Onun son derece iyi gittiğini düşünüyordum.
- I thought that went exceedingly well.
Seninle son derece gurur duyuyoruz.
- We're exceedingly proud of you.
Ann aşırı derecede çikolataya düşkün.
- Ann is exceedingly fond of chocolate.
Marie aşırı derecede kızardı, başını indirdi ve hiç karşılık vermedi.
- Marie blushed exceedingly, lowered her head, and made no reply.
Ann aşırı derecede çikolataya düşkün.
- Ann is exceedingly fond of chocolate.
Marie aşırı derecede kızardı, başını indirdi ve hiç karşılık vermedi.
- Marie blushed exceedingly, lowered her head, and made no reply.
The company's 2005 revenue exceeds that of 2004.
The quality of her essay has exceeded my expectations.
In Super Mario RPG, the name that you are typing in cannot exceed eight characters.