Tom and Mary adopted three children.
- Tom ve Mary üç çocuğu evlat edindiler.
Tom and Mary adopted two children whose parents had been killed by a suicide bomber.
- Tom ve Mary ana-babası bir intihar bombacısı tarafından öldürülmüş iki çocuğu evlat edindiler.
In the amusement park Mary found a boy on his own weeping, and spoke to him gently. Hey, sonny, what is it? Are you lost? Would you like me to take you to the Lost Children Department?
- Eğlence parkında kendi kendine ağlayan bir erkek çocuk buldu, ve onunla kibarca konuştu. Hey, evlat, Sorun nedir? Kayboldun mu? Seni kayıp çocuklar bölümüne götürmemi ister misin?
Tom and Mary want to adopt a child.
- Tom ve Mary bir çocuğu evlat edinmek istiyorlar.
My wife wanted to adopt a child.
- Eşim bir çocuğu evlat edinmek istiyordu.
Tom is Mary's adopted brother.
- Tom Mary'nin evlat edinilmiş erkek kardeşi.
I know that I'm adopted.
- Evlat edinilmiş olduğumu biliyorum.
My wife wanted to adopt a child.
- Eşim bir çocuğu evlat edinmek istiyordu.
There is no reason to adopt a dog when we could adopt a cat.
- Bir kediyi evlat edinirken bir köpeği evlat edinmek için bir sebep yok.
Tom wanted to adopt you.
- Tom seni evlat edinmek istiyordu.
There is no reason to adopt a dog when we could adopt a cat.
- Bir kediyi evlat edinirken bir köpeği evlat edinmek için bir sebep yok.
Tom told me I was like a son to him.
- Tom bana onun için bir erkek evlat gibi olduğumu söyledi.
A son must obey his father.
- Bir erkek evlat babasına itaat etmeli.