O, arada bir tenis oynar.
- Now and then she plays tennis.
Tom arada bir buraya gelir.
- Tom comes here every now and then.
Zaman zaman sınıfta uyuyakalırım.
- I fall asleep in the class every now and then.
Zaman zaman okulda onunla karşılaşırım.
- I meet him at school now and then.
Arada sırada oğluna yazar.
- She writes to her son every now and then.
Arada sırada kendinizi başkasının yerine koymak iyidir.
- It's good to put yourself in someone else's place now and then.
Ara sıra onunla okulda karşılaşırım.
- I meet her at school now and then.
Tom ara sıra bir bardak şarabı sever.
- Tom enjoys a glass of wine every now and then.
Call your mother now and then and let her know you care.