Geri dönmek istemiyorsan, anlarım.
- If you don't want to come back, I'll understand.
Geri dönmek zorunda kalacağız.
- We'll have to come back.
Eğer geri gelmezsem, girişim muhtemelen başarısız olur.
- If I don't come back, the venture will probably be unsuccessful.
Kısa sürede geri gelmen şartıyla dışarı çıkabilirsin.
- You may go out as long as you come back soon.
Ofisime geri dönmek istiyor musun?
- Do you want to come back to my office?
Kısa sürede geri dönmek şartıyla dışarı çıkabilirsin.
- You may go out only if you come back soon.
Hemen geri gelmek zorundaydık çünkü okul başlamak üzereydi.
- We had to come back soon because school was about to start.
O,yakında geri gelmek için bana söz verdi.
- He gave me a promise to come back soon.