Tom circled the block looking for a place to park.
- Tom blokun etrafını dolaştı ve park etmek için bir yer buldu.
The moon circles the earth.
- Ay, Dünya'nın etrafında döner.
The English language surrounds us like a sea.
- İngiliz dili bir deniz gibi etrafımızı sarıyor.
An old man sat surrounded by his grandchildren.
- Yaşlı bir adam etrafı torunlarıyla çevrili olarak oturdu.