etiketlemek

listen to the pronunciation of etiketlemek
Türkçe - İngilizce
label
tag

In order to tag sentences, you must, at least, be an advanced contributor. - Cümleleri etiketlemek için en azından gelişmiş katılımcı olmak zorundasın.

mark
placard
ticket
docket
to label, tag
to label
stamp
etiketle
{f} label

I usually read labels carefully. - Genellikle etiketleri dikkatli okurum.

Paste these labels on the jars. - Bu etiketleri kavanozlara yapıştır.

etiketleme
tagging
etiketleme
tag-out
etiketle
{f} tag

In order to tag sentences, you must, at least, be an advanced contributor. - Cümleleri etiketlemek için en azından gelişmiş katılımcı olmak zorundasın.

I will remove the labels tagging the above sentences. - Yukarıdaki cümleleri etiketleyen etiketleri kaldıracağım.

etiketle
{f} labelling

Labelling speech as hate speech is a way to limit free speech by means of social pressure. - Nefret söylemi olarak etiketleme konuşma sosyal baskı vasıtasıyla ifade özgürlüğünü sınırlamak için bir yoldur.

etiketle
labelled

In order to avoid confusion, the bottom is labelled too. - Karışıklığı önlemek için taban da etiketlendi.

etiketleme
labelling

Labelling speech as hate speech is a way to limit free speech by means of social pressure. - Nefret söylemi olarak etiketleme konuşma sosyal baskı vasıtasıyla ifade özgürlüğünü sınırlamak için bir yoldur.

etiketleme
labeling
etiketleme
labelling [Brit.]
Türkçe - Türkçe
Satışa çıkarılan mal üzerine etiket koymak
yaftalamak
etiketleme
Etiketlemek işi
etiketlemek