Çocuğum Kinpira style sauteed Gobo diyemiyor, her zaman bunun yerine Pinkira style sauteed Bogo diyor.
- My child cannot say Kinpira style sauteed Gobo, he always says Pinkira style sauteed Bogo instead.
Bunun yerine okyanusa bakan bir oda istiyorum.
- I'd like a room facing the ocean instead.
Onun yerine, arabayı iade edebilir miyim?
- May I return the car instead?
Onun yerine az önce tanımladığım iki ekonomik değişkenin tartışmasına döneceğim.
- Instead, I will turn to a discussion of the two economic variables I defined a moment ago.
Televizyon seyretmek yerine, dışarıya çıkıp biraz temiz hava al.
- Go out and breathe some fresh air instead of watching TV.
Aptal oğlumun ne yaptığını biliyor musun? Şimdi bile o üniversiteden mezun olup iş bulmak yerine tüm zamanını pachinko oynayarak geçiriyor.
- You know what my idiot son's doing? Even now he's graduated from university he spends all his time playing pachinko instead of getting a job.