Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

enter for conquest or plunder, occupy; penetrate; intrude; infringe, encroach

listen to the pronunciation of enter for conquest or plunder, occupy; penetrate; intrude; infringe, encroach
İngilizce - Türkçe

enter for conquest or plunder, occupy; penetrate; intrude; infringe, encroach teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

invade
{f} istila etmek
invade
zaptetmek
invade
{f} gaspetmek
invade
tecavüz et/istila et
invade
{f} akın etmek
invade
akın et,istila et
invade
{f} saldırmak
invade
istila

Onlar istilacılara karşı ülkelerini savundular. - They defended their country against the invaders.

1950'de Kuzey Kore Güney Kore'yi istila etti. - In 1950, North Korea invaded South Korea.

invade
doldurup taşırmak
invade
tecavüz etmek
invade
baskın yapmak
invade
basmak
invade
istila et

1950'de Kuzey Kore Güney Kore'yi istila etti. - In 1950, North Korea invaded South Korea.

İnsanlar ona çok yakın durarak onun kişisel alanını istila ettiğinde Tom bunu sevmez. - Tom doesn't like it when people invade his personal space by standing too close to him.

invade
{f} içini kaplamak
invade
(fiil) saldırmak, ele geçirmek, akın etmek, istila etmek, içini kaplamak, ihlal etmek, gaspetmek
invade
{f} ele geçirmek
invade
{f} saldırmak, hücum etmek
İngilizce - İngilizce
{f} invade
enter for conquest or plunder, occupy; penetrate; intrude; infringe, encroach