entangled, involved, or confused; hence, embarrassd; puzzled; doubtful; anxious

listen to the pronunciation of entangled, involved, or confused; hence, embarrassd; puzzled; doubtful; anxious
İngilizce - Türkçe

entangled, involved, or confused; hence, embarrassd; puzzled; doubtful; anxious teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

perplexed
ambale olmak
perplexed
aklı gitmek
perplexed
kafası bulanmış
perplexed
zihni karışmış
perplexed
aklı karışmış

Tom'un bir şey tarafından aklı karışmış. - Tom is perplexed by something.

perplexed
karışık/şaşırmış
perplexed
şaşkın
perplexed
{f} aklı karış

Tom'un bir şey tarafından aklı karışmış. - Tom is perplexed by something.

perplexed
şaşırt
perplexed
kafası bulandırılmış
perplexed
karışık
perplexed
{s} kafası karışmış

Tom kafası karışmış göründüğümü söyledi. - Tom said I looked perplexed.

Tom kafası karışmış görünüyordu. - Tom looked perplexed.

perplexed
{s} şaşırmış

O son derece şaşırmıştı. - He was utterly perplexed.

perplexed
{s} anlaşılmaz
perplexed
{s} çapraşık
perplexed
{s} kafası bulandırılmış/bulanmış, şaşkın, şaşırmış
İngilizce - İngilizce
perplexed
entangled, involved, or confused; hence, embarrassd; puzzled; doubtful; anxious