enclosed area (cell, cabin, etc.); division, section

listen to the pronunciation of enclosed area (cell, cabin, etc.); division, section
İngilizce - Türkçe

enclosed area (cell, cabin, etc.); division, section teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

compartment
bölüntü
compartment
hücre
compartment
daire
compartment
bölme

Gizli bölmeyi oldukça kazara buldum. - I found the secret compartment quite by accident.

RMS Titanik 16 tane su geçirmez bölmeye ayrıldı. - The R.M.S. Titanic was divided into 16 watertight compartments.

compartment
(tren) kompartıman
compartment
{i} d.y. kompartıman
compartment
kompartman

Bu bir sigara- içilmez kompartmanıdır. - This is a non-smoking compartment.

compartment
{i} kompartıman

Bu kompartımanda hala ücretsiz bir koltuk var mı, lütfen? - Is there still a free seat in this compartment, please?

Özel bir kompartıman ayırtmak istiyorum. - I'd like to reserve a private compartment.

compartment
{i} bölüm

Büro çekmecesinin birçok bölümü var. - The bureau drawer has several compartments.

compartment
{i} göz

Tom torpido gözünü açtı ve bir güneş gözlüğü çıkardı. - Tom opened the glove compartment and took out a pair of sunglasses.

Tom harita için torpido gözünü aradı. - Tom searched the glove compartment for a map.

compartment
{i} kısım
İngilizce - İngilizce
{i} compartment
enclosed area (cell, cabin, etc.); division, section