encircled, inclosed

listen to the pronunciation of encircled, inclosed
İngilizce - Türkçe

encircled, inclosed teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

surrounded
sarılmak
surrounded
çevrilmiş

Yaşlı adam çocukları tarafından çevrilmiş vaziyette oturdu. - The old man sat surrounded by the children.

Torunları tarafından çevrilmiş şekilde oturdu. - He sat surrounded by his grandchildren.

surrounded
çevrelenmek
surrounded
{f} çevir

Evin etrafını çevirttik. - We've got the house surrounded.

Polisler binayı çevirdi. - The police have surrounded the building.

surrounded
(Nükleer Bilimler) kuşatılmış

Soyguncu on tane polis tarafından kuşatılmış durumdaydı. - The robber stood surrounded by ten policemen.

Ev zombiler tarafından kuşatılmıştır. - The house is surrounded by zombies.

surrounded
(sıfat) çevrili
surrounded
{s} çevrili

Biz ağaçlarla çevrili bir otelde kaldık. - We stayed at a hotel surrounded by trees.

Genç kızlarla çevrili olarak oturuyordu. - He sat surrounded by young girls.

İngilizce - İngilizce
{s} surrounded
encircled, inclosed