zusammengekommen

listen to the pronunciation of zusammengekommen
English - Turkish

Definition of zusammengekommen in English Turkish dictionary

met
karşılaşılan
met
karşılaşılmış
assembled
toplanan
assembled
çatma
assembled
mecmu
assembled
toplanmış
gathered together
mecmu
met
(Meteoroloji) git

Favori heavy metal gitaristin kim? - Who's your favorite heavy metal guitarist?

Ben Tokyo'ya gittiğim zaman ona rastladım. - When I went to Tokyo, I met him.

met
buluşulmuş
got together
toplan
met
tanışılmış
accrued
gerçekleştirdi
assembled
toplandı

Kulüp üyeleri toplantı salonunda toplandı. - The club members assembled in the meeting room.

Öğrenciler sınıfta toplandı. - The students assembled in the classroom.

assembled
Toplama, farklı yerlerden parça parça toplanılmış
accrued
{f} gerçekleş: adj.gerçekleşmiş
accrued
gerçekleş
assembled
toplan

Öğrenciler sınıfta toplandı. - The students assembled in the classroom.

Kalabalık postanenin önünde toplandı. - The crowd assembled in front of the post office.

zusammengekommen
Favorites