German - Turkish
Definition of zufuhr in German Turkish dictionary
- [die] tedarik, temin, sağlama; besleme; sevkıyat; levazım, mühimmat
- en {'tsu: fu: r} e tedarik, temin
English - Turkish
Definition of zufuhr in English Turkish dictionary
- feeding
- besleme
Köpeğimi ne kadar beslemeliyim?
-How much food should I be feeding my dog?
Köpeğimi dondurma ile beslememde bir sorun olur mu?
-Is there any problem with feeding my dog ice cream?
- influx
- üşüşme
- feeding
- {f} besle
Köpeğini fıstık ezmesi ile beslemeyi hiç düşündün mü?
-Have you ever tried feeding your dog peanut butter?
Köpeğimi dondurma ile beslememde bir sorun olur mu?
-Is there any problem with feeding my dog ice cream?
- influx
- akın
- influx
- istila
- feeding
- (Elektrik, Elektronik) Değişik noktalardan (genellikle iyonosfer) gelen radyo dalgalarının fazlarının,herhangi bir noktada birbirini destekleyecek ya da zayıflatacak yönde bulunmaları sonucunda alınan sinyal kuvvetindeki artma ya da azalma
- feeding
- besleyerek
- feeding
- {i} bakma
- feeding
- {i} geçindirme
- feeding
- {i} doyurma
- feeding
- (Tıp) Gıda, yemek, besin
- influx
- {i} giriş
- influx
- {i} akış
- influx
- {i} içeriye akma
- influx
- {i} nehir ağzı
Related Terms
German - English
Definition of zufuhr in German English dictionary
- feeding
- feed (of material)
- supply
- influx
- charging (of material)
- Zufuhr (an)
- supplies (of)
- Zufuhr von Wasser oder Salzlösungen
- rehydration
- automatische Zufuhr
- automatic feed