ziyaret edilmemiş

listen to the pronunciation of ziyaret edilmemiş
Turkish - English
unvisited
Seldom, if ever, visited
Never visited
{a} not resorted to, unfrequented
{s} unfrequented, not visited often
ziyaret et
{f} visiting

The new museum is worth visiting. - Yeni müze ziyaret etmeye değer.

Visiting Tom was a mistake. - Tom'u ziyaret etmek bir hataydı.

ziyaret et
pay a visit

I must pay a visit to the doctor tomorrow. - Yarın doktoru ziyaret etmeliyim.

I must pay a visit to the doctor. - Ben doktoru ziyaret etmeliyim.

ziyaret et
{f} visit

The President of France visited Okinawa. - Fransa Başkanı, Okinawa'yı ziyaret etti.

The last time I went to China, I visited Shanghai. - Çin'e gittiğim en son zaman, Şangay'ı ziyaret ettim.

ziyaret edilmemiş
Favorites