Definition of zeka in Turkish English dictionary
- intelligence
Sometimes I doubt your intelligence.
- Bazen zekandan şüphe ediyorum.
AI means Artificial Intelligence.
- YZ, yapay zekâ anlamına gelir.
- sense
- ability
Intelligence is the ability to adjust to changes.
- Zeka, değişikliklere uyum sağlama yeteneğidir.
- mental
I have a lot of friends to support me mentally.
- Beni zeka olarak destekleyecek çok arkadaşım var.
- acuity
- intellect
- keenness
- head
- subtlety
- mind
He has a nimble mind.
- Onun çevik bir zekası var.
With both mind and body in their best condition, let's look forward to the newcomers' training camp.
- Onların en iyi durumdaki hem zeka hem de vücutları ile, yeni gelenlerin eğitim kampını dört gözle bekleyelim.
- sagacious
- wit
His intelligence and experience enabled him to deal with the trouble.
- Onun zekası ve deneyimi onun sorunla baş etmesini sağladı.
With both mind and body in their best condition, let's look forward to the newcomers' training camp.
- Onların en iyi durumdaki hem zeka hem de vücutları ile, yeni gelenlerin eğitim kampını dört gözle bekleyelim.
- sagacity
- acumen, mental acuteness
- nous
- understanding
- penetration
- mentality
- brain
I wish I had Tom's brains.
- Keşke Tom'un zekasına sahip olsam.
My sister has a very good brain.
- Kız kardeşimin çok iyi zekası var.
- acuteness
- acumen
She is a lady of business acumen.
- O ticari zekalı bir bayan.
- quick wit
- grey matter
- senses
- intelligence, intellect, brain, acumen
- gray matter
- cuteness
- sapience
- intelligence, intellect
- deepness
- cleverness
- brains
I wish I had Tom's brains.
- Keşke Tom'un zekasına sahip olsam.
- long
- ability
Intelligence is the ability to adjust to changes.
- Zeka, değişikliklere uyum sağlama yeteneğidir.
- ingeniousness
- sagaciousness
- sense
- ingenuity
- shrewdness
- mind
Don't mind Tom. He's a little retarded.
- Tom'a aldırmayın. O biraz geri zekalı.
He has a nimble mind.
- Onun çevik bir zekası var.
- ıntelligence
- intelligences
- sagacious
- zeka kıvraklığı
- wit
- ince zekâ
- wit
I don't have your wit.
- Ben senin ince zekana sahip değilim.
- zekâ ile
- intellectually
- zekâ olarak
- mentally
I have a lot of friends to support me mentally.
- Beni zeka olarak destekleyecek çok arkadaşım var.
- zeka düzeyi
- iq
- zeka geriliği
- retardation
- zeka geriliği
- (Tıp) hypophrenia
- zeka katsayısı
- iq
- zeka sahibi
- intelligence
- zeka türleri
- types of intelligence
- zeka yetersizliği
- (Pisikoloji, Ruhbilim) mental deficiency
- zeka yaşı
- mental age
- zekâ özürlü
- Intelligence impaired
We have intelligence impaired creeps in Washington.
- zeka geliştirici
- mind developing
- zeka geliştirici oyuncaklar
- mind developing toys
- zeka ile
- acutely
- zeka mekanikleri
- (Pisikoloji, Ruhbilim) mechanics of intelligence
- zeka olarak
- softly
- zeka oyunları
- brain teaser
- zeka oyunları
- intelligent games
- zeka pragmatikleri
- (Pisikoloji, Ruhbilim) pragmatics of intelligence
- zeka seviyesi
- intelligence level
- zekâ bölümü
- intelligence quotient
- zekâ bölümü
- IQ, intelligence quotient
- zekâ derecesi
- intelligence quotient
- zekâ geriliği
- mental retardation
- zekâ geriliği
- mental deficiency
- zekâ katsayısı
- IQ
- zekâ pırıltısı
- lambency
- zekâ testi
- intelligence test
- zekâ yaşı
- mental age
- zekâ özürlü kimse
- cretin
- zekâ özürlü kişi
- mental defective
- zekâ özürlü çocuk
- retarded child
- keskin zeka
- acumen
- duygusal zeka
- emotional quotient
- duygusal zeka
- emotional intelligence
- keskin (göz/zeka)
- keen
- keskin (zeka/koku/ses)
- penetrating
- sosyal zeka
- social intelligence
- yapay zeka
- (Tıp) artificial limbs
- yapay zeka
- ai
- zeka oyunu
- mind game
- işitsel zeka
- auditory intelligence
- süper zeka
- Super brain
- çoklu zeka kuramı
- theory of multiple intelligences
- doğuştan zekâ özürlü kimse
- mooncalf
- duygusal zeka seviyesi
- emotional intelligence level
- duygusal zeka testleri
- (Pisikoloji, Ruhbilim) emotional intelligence tests
- genel zekâ
- general intelligence
- kafa şekil bozukluğu ve zekâ geriliği hastalığı
- mongolism
- kendine dönük zeka
- (Eğitim) intrapersonal intelligence
- keskin akıl/zekâ keramete kıç attırır
- (Atasözü) A very clever person can almost work miracles
- kıvrak zekâ
- quick wit
- ne tür zeka oyunlarınız var
- What type of brain teasers do you have
- parlak zekâ
- sparkle
- pratik zeka
- (Pisikoloji, Ruhbilim) practical intelligence
- pratik zeka
- quick-wit
- pratik zekâ
- ingenuity
- somut zeka
- (Pisikoloji, Ruhbilim) concrete intelligence
- soyut zeka
- (Pisikoloji, Ruhbilim) abstract intelligence
- tehlike anında pratik zekâ
- presence of mind
- yaratıcı zekâ
- original genius