zarar vermez

listen to the pronunciation of zarar vermez
Turkish - English
innoxious
Having no harmful effect
Free from hurtful qualities or effects; harmless
Free from crime; pure; innocent
having no adverse effect
{s} not harmful, not dangerous
zarar ver
{f} harm

It can harm your eyes to read in the sun's light. - Güneş ışığında okumak gözlerine zarar verebilir.

Smoking does much harm but no good. - Sigara içmek çok zarar verir ama hiç fayda vermez.

zarar ver
{f} wrecked
zarar ver
{f} wrecking
zarar ver
{f} damage

The flood did great damage to the crops. - Sel, ekinlere büyük zarar verdi.

Tom was afraid that the typhoon would damage his house. - Tom tayfunun evine zarar vermesinden korkuyordu.

zarar ver
{f} damaging

Pollution is damaging our earth. - Kirlilik dünyamıza zarar veriyor.

Urban sprawl is environmentally damaging. - Kentsel yayılım çevresel olarak zarar verir.

zarar ver
{f} wreck

You're going to wreck your eyesight if you play games all the time. - Sürekli oyunlar oynarsan görme yeteneğine zarar vereceksin.

zarar ver
damaged

The accident damaged her car's front wheels. - Kaza, arabasının ön tekerlerine zarar verdi.

They've been damaged. - Onlara zarar verildi.

zarar ver
damages

Alcohol damages the liver. - Alkol karaciğere zarar verir.

zarar ver
disadvantaged
zarar ver
parasitize
zarar vermez
Favorites