Sami started jumping.
- Sami zıplamaya başladı.
Try to jump as high as possible.
- Yapabildiğin kadar yükseğe zıplamayı dene.
Layla hopped in the car.
- Leyla arabada zıpladı.
An ash-colored rabbit appeared and as soon as I drew near, it hopped and ran into the woods again.
- Kül rengi bir tavşan ortaya çıktı ve ben yaklaşır yaklaşmaz zıplayıp tekrar ormana doğru koştu.
Hit the ball after the bounce.
- Zıplamadan sonra topa vur.
Stop jumping on the bed.
- Yatakta zıplamayı kes.
Tom's mother told him to quit jumping on his bed.
- Tom'un annesi ona yatağının üzerinde zıplamayı bırakmasın söyledi.
Layla hopped in the car.
- Leyla arabada zıpladı.
An ash-colored rabbit appeared and as soon as I drew near, it hopped and ran into the woods again.
- Kül rengi bir tavşan ortaya çıktı ve ben yaklaşır yaklaşmaz zıplayıp tekrar ormana doğru koştu.
Hit the ball after the bounce.
- Zıplamadan sonra topa vur.
They bounced up and down.
- Onlar yukarı aşağı zıpladı.
All children love to run and skip.
- Bütün çocuklar koşmayı ve zıplamayı seviyorlar.