You will soon adjust to living in a dormitory.
- Yakında bir yurtta yaşamaya uyum sağlayacaksın.
My college has dormitories.
- Benim üniversitemin yurtları var.
Tom lives on his country estate.
- Tom yurtluğunda yaşıyor.
Have you ever been outside the country?
- Hiç yurt dışına çıktın mı?
We all live in the same dormitory.
- Hepimiz aynı yurtta yaşarız.
You will soon adjust to living in a dormitory.
- Yakında bir yurtta yaşamaya uyum sağlayacaksın.
He is famous both at home and abroad.
- Yurt içinde ve yurt dışında ünlüdür.
You're just a little homesick.
- Sen sadece biraz yurtsamışsın.
Gün geçiktçe dünyadaki yersiz yurtsuz insanların sayısı artıyor, daha fazla insan sokaklarda yaşmağa başlıyor.
They think the owner of the house is studying abroad.
- Onlar evin sahibinin yurt dışında eğitim aldığını düşünüyorlar.